

18 MART 1915 BU TOPRAKLARI BİZLERE VATAN KILAN AZİZ ŞEHİTLERİMİZİ RAHMET VE MİNNETLE ANIYORUZ.
Âsım'ın nesli... diyordum ya... nesilmiş gerçek:
İşte çiğnetmedi nâmusunu, çiğnetmeyecek.
Şûhedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar...
O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar...
Vurulmuş tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker!
Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor Tevhid'i...
Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi.
Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?
"Gömelim gel seni tarihe" desem, sığmazsın.
18 MART 1915, TÜRK TARİHİNDE BİR ASKERİ VE SİYASİ BAŞARI OLMAKTAN ÖTE İNANÇ VE YİĞİTLİKLE ÖRÜLMÜŞ BİR DESTANIN YARADILIŞ TARİHİDİR.
ÇANAKKALE ZAFERİMİZİN SENE-İ DEVRİYESİNDE BU TOPRAKLARI BİZLERE VATAN KILAN AZİZ ŞEHİTLERİMİZİ RAHMET VE MİNNETLE ANIYORUZ.